şöle böle :) cumartesi düştüm arkadaş! oramı buramı yaraladım! hepsini de kendi başıma becerdim :)
şimdiiiii, malum, mimlenmişiz bi kere, duyan alkol oranımı sordu! ayıp ama yaaaa!! hiç mi güvenmiyorsunuz alkolsüz şabalak sakarlıklarıma?
vallahi, alkolum yok idi.. hatta bakkalımdan alkolümü almış (10'dan önce) eve ulaşma yönünde kaldırımdan inip arabaya binecektim ki, bir baktım kaldırımdan inme kısmında kalmışım!! kaldırımdan adım atarkene ufak seyrek çukurlardan birine ayağım takıldı, vedeeee elimdeki bira dolu poşetin üstüne yuvarlanı-verdim arkadaş!! sonuç: sol ayak bileği tendon/bağ zedelenmesi ve hafiften çatlaşmaca, ardına üstüne düştüğüm bira şişelerinden kaynaklı sağ dizimde 5+2 dikişlik 2 yarık :/
hemmmen başkent hastanesi acile gidilir, yarılan dize giren 1 cm'lik cam çıkarılması esnasında bağrış çağrış bütün acil inletilir, ardına tipiş tipiş sayın çok sevgili osman abinin sırtında eve ulaşılır :)
sıkıntılı olan durum şu'dur'ki: sol ayağımda yarım alçıyla üzerine basmamam; dikişler nedeniyle de sağ dizimi bükmemem nasihat edildi... iyi de, arkadaş! nasıl ayakta durucam? dahası nasıl yürünecek?
> durum bundan ibaret 2 haftalık kapı gibi raporumun yanısıra, sevgili öğrencilerimin eğitim hayatını sekteye uğretmamak ve 2013-2014 fall döneminin tamamen anlamını yitirmesini engellemek uğruna derslere gitmeye çalışacağım.dır.
> bu süreçte, digiturk ve internet karşısında geçireceğim saatlere içtenlikle saygı duyarak, olayla ilgili progressive fotoğraf ve yazılarla karşınızda olacağıma inanıyorum..
> mesela...
soru 1: bu saçma kombine yaralanmalar sonucunda nasıl ve ne şekilde kişisel temizliğimin sağlanmasını karşılayacağım?
soru 2: mylo (evin kedisisi) sol ayaktaki alçıyı algılayıp uzak durabiliyor, ancak sağ dizdeki yara bandını asla kabul etmiyor? bu durumda dizin etrafına çit geçmek mümkün müdür?
soru 3: mylo, durup durup gidip digiturk kutusunun üstüne ya da tam önüne yatıyor? yerimden kalkamadığım için bağırıyorum, bişiler atıyorum bana mısın demiyo? önerisi olan?
> bir arkadaşım telefonda, geçmiş olsun dilekleri ardına şöle dedi:
ark: ekin, belki de tanrı seni sınıyor?
ekin: yok bence ceza kısmına geçtim!
:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder