27 Mayıs 2011 Cuma

rafadan cuma

cuma, cuma, cuma.. haftanın en güzel günü olmakla kalmayıp, haftaiçi dediğimiz iş-günlerinin de gülü; en gevşekimsi bahar sabahı gibi olanı..























poor panda by hikorishimoda at deviantart.
























rabbt boy by hikorishimoda at deviantart.


> bugün heykel bölüm sergisi var; çağdaş sanatlar merkezinde...saat kaçta bilmiyorum aslında ama bi tunalı yapıp oradan da açılışa artık :)
> o zaman, görüşürüss..

24 Mayıs 2011 Salı

trafo'nun ilk duvarı bitti sonunda!!!

gsf'nin ordaki trafonun duvarlarını boyamaktayım bir süredir. yağmur, okul falan derken bayaa uzamıştı iş, dün bitirdim sonunda.. kaldı 3 cephe.. bu arada belirtmem gerekirki, trafo binası bildiğiniz göccük trafo binalarından diil; bayaaa dev trafo binası... accık büyük geldi.. bakalım, bütünü ne zaman biticek..






21 Mayıs 2011 Cumartesi

alkol ve rock'n'coke

"Gençlik festivallerine alkol firmaları sponsor olamayacak. Efes Pilsen Blues Festivali gençlere yönelik olduğu için Efes Pilsen sponsorluğunda yapılamayacak. Rock’n Coke’un yapılmasında da ve içeride içki satılmasında bir sakınca yok. Ancak gençlere yönelik bu festivale alkollü içki firması sponsor olamayacak. "
demiş burda

ee, o zaman benm açımdan problem yok :) ben giderim sürünerekten rockncoke'a :)

incecik balkondemirleri

mylo'nun mutfaktan koşarak balkon demirlerine zıplayıp, accık bir süre denge bulma çalışmasından sonra dikelip o incecik demirlerin üstünde yürümeye başlaması bende anxiyete bozukluğu başlangıcı yaratıyor!!! bakamıyorum bile, günün belirli aralıklarında evin içinde "MMMAYLOOOOO" şeklinde bağrınıyorum, gelirse problem yok; ama gelmezse ben direk balkona koşup aşağılara bakıyorum: "mylooo oğğlum?" die mahallede bağrınan bi tip oluyorum kesin düştü diye düşünerek.... gerginim a dostlar :)

ps: daha düşmedi..düşünce haber yapıcam, söz
:S

4 Mayıs 2011 Çarşamba

devlet beni benim yerime, benden koruyacakmış!!!

dün oturdum, aldığım haberlerle şok(e) olup kalakaldım, mala bağladım, gözlerim doldu... evet, evet, konu 22ağustos/22agustos... önce bir isyan ve öfke dalgası, sonra "ekin ne diye, nereye, kime söyleniyorsun..." dedim kendi kendime.. (işte bu kısım mala bağlama kısmı).. sonra, umutsuzluk kelimesinin anlamını üretircesine gözlerim doldu. neler oluyo ülkemde yaa.. yarın ne olcak, gelecek ay ne çıkacak, seneye nelere söylenilenecek..

en ağırıma giden konu da, devletin beni aptal yerine koyması, ama öle böle bi aptal değil yani. süzmesinden.. benim kendime ait aklım yokmuş da, kendi hareket ve düşüncelerimi bilemiyormuşum vede kontrol edemiyormuşum ya, hani ben ne kendini bilmez bi salakmışım ya..
devlet beni benim yerime, benden koruyacakmış!!!
yok artık, elime silah vermeyi biliyorsun ama?? nedir abi bu muamele? nedir bu muhabbet? nedir bu muhasebe? vede nedir bu münasebet??? 

bakınız, sene olmuş 2011, bu saatten sonra ortaçağa dönmenin lüzumu yok.. inanmayı seçtiğiniz inanç ilkelerinde bu yok!!insanı sev var! 'insanın aklı var' var! insanları sev ki sevil var!! (neyse konu başka bir yere gidemeden bu paragrafı kapayayim ben:))

Bu yazdıklarım öfke veya isyan değil.. bu yazdıklarım belki biri okur da, "aa evet lan, konu porno değil, benim ifade etme veya alma özgürlüğüm.. hmmmmm.. burda yanlış birşeyler var yaaa" der. ben bilmesem de bir kişi, aklını kullanmayı göze alır!!! 

birazcık, çok azcık zeka sevgili insanlar...

....