28 Nisan 2011 Perşembe

it's so fluuuufffy!!


despickle me adlı film-animasyondan.... agnes :) o unicornu eline alınca, "it's so fluffy!! /YUMUŞACIIIIIK" die çıldırıyor :):):):):) gülmekten öleceğim sahnedir.. bazı arkadaşlara anlatıp anlatıp, anlatamadığım sahne bu işte..

seza'ya özel not: sezacım işte kedi veya köpek yavrularından bahsederken gözlerinde bu hareketin ışıltısını görüorum! :)

bu arada film de gayet başarılı, bir de türkçe dublajı feciii başarılı.. hiç inglizce izlicem die Türkçesini hafife almayın derim :)

ekinklch'den son zamanlarda..

























1- AYÇA GELİOOO!!! valla cumartesi burda :) oh!bea! sonunda :)
2- doğumgünüm süper geçti!!! gelen herkeze (ve de arayanlara da tabi) çooook teşekkürler!! süper düper fantastico bir doğumgünüydü:) çok eylendim hatırladığım kadarıyla, hatırlayamadığım kısımlarda da eğlendiğimi düşünüyorum :) veee biras fotolayalım :) bisürüsüne foto var diğerlerini facebook(3) vede enspirasyonalite blogunda paylaşacağım sefkili arkadaşlarım... gel(e)meyenler de çatlasın, oooh!! :P

3- facebbok konusuna gelince, evet açtım sonunda, ama yanlış anlaşılma olmasın 3 haftada bir falan giriyorum.. yani iletişim baaabında bana ordan ulaşmaya çalışmayın, çünkü görmüyooorum :( yaani, burası var, sona hiç olmadı mail adresim de sağtarafta yazıor.. bu konuyu da daha fazla uzatmadan fotolara geçelim :)






 
 

bloglar da acilmiiiiis

bloglar da açilmiş :) ben azar azar postliyayim artik.. ewe gidince, fotolarimi da atnca bilg.a oooogh :) >> duvar boyamaca başladi ama yavaş yavaş :~~


13 Nisan 2011 Çarşamba

this not an art vede ucube'lik durumu

ucube meselesi bu senenin en çok konuşulan ya da konuşulması gerekeni.. bu konuya çok girmeyeceğim; ucube adı altında bir sergi düzenlendi eskişehirde, ben de çalışmamı gönderdim, sergilendi. gizem'cimin ve elif songür'ün de katıldığı sergi açılışına gidemedim maalesef, ama gelen fotoları burdan yayınıyorum. fotolar için gizem'cime teşekkürler :)


^ ben faklı bir biçimde sergilenmesini istemiştim; ancak orada olmayınca... ya da, en uygun sergileme biçimi seçilmiştir belki de bilemiorum....neyse :)
 

 ^ bu da gizem'in çalışması :)
 

12 Nisan 2011 Salı

ikea ankara açılış ertelendi!

ikea ankara mağazası açılışı 16 hazirandı ; 25 hazirana ertelendiiiiii!!! duyduk duymadık demeyin efenim! lütfen!

göz enfiyonisti ekin... :')

geçen hafta, salı akşamı itibariyle gözümün şişmesiyle başlayan göz enfiyonisti maceram, dün itibariyle biraz yoluna girdi.. ne sıkıldım, ne sıkıldım anlatamam... çarşamba sabahı kalktığımda sağ gözüm bildiğiniz kapanmıştı!! bayaaa sabah sabah uyku mahmurluğu da eklenince 'kör olduuuuum' diye panikledim... göz vede dolayısıyla yüzüm de şişik falan, beytepe ardından hacettepe göz acil, eczane ilaç milaç derken ancak perşembe bir göz doktoruna muayene anlamında gittim. göz hafiften açılmış ama hala şiş tabe.............. (anlatırken bile gözüm yaşarıoooo) cahide isimli doktor hanım gayet cana yakın, tatlıcana ilgilendi benlen... göz bebeimde yuvarlak şekilli bir yara ve etrafında enfeksiyon sonucunda gözümü bandajla kapattık............ neyse bu sıkıcı konuyu daha fazla uzatmayayim; dün bandajım alındı, şu an en azından iki gözümle lenssiz/gözlüklü ekin olarak sahalara döndüm :) benimle ilgilenen herkeze yakiiinen teşekkür etmek de bugüne kaldı :)

























en kötü resimleri yayınlamiiicim tabi :) yaklaşık 5 gündür eve tıkılmış durumdaym biraz sıkıldım tabi :) bu durumdan en memnun kişi elbetki mylo!! bu sabah evden çıkarken bana "yaaaaaa hadiii, oyun oynuoduk ne güseeel, nereye gidiosuuun???" şeklinde bakaraktan meowluyodu :)

























bir gözümün bir süreliğine de iptal olması halinde yaşanan fiziksel aksaklıklara gelelim; bayaa enteresan bi deneyimdi..

1- sağ gözünüz iptal/erteli ise, sefkilinizin sağ tarafına oturmalısınız.. hem sol tarafınızda kalacağı için çeşitli hayvan modelleri gibi kafanızı tümden çevirmenize gerek olmadan ona bakabiliyor ve iletişime geçebiliyorsunuz; hem de sizin sürahi hanım kılıklı, sünepe görüntünüzü geçici de olsa ondan sakladığınızı zannedim biraz daha normal davranabiliyorsunuz :)

2- dokunmatik ekranlı bir telefonda tek elle mesaj yazıyorsanız bütün tuşlar birbirine giriyor; örneğin i harfi yerine sürekli o harfine basıp "yaaaaagh ffffffff bassana beaaa!" gibi tepkiler verip, sonradan olaya idrak edip alışıp, hafif sola çeker bir hareketle harflere basıyorsunuz uyarayim :)

3- ön-arka idrakı pek kalmıyor; meselaaaa araba park meselesi, ne kadar gittim, daha yer var mı falan gibi kaoslara giriyorsunuz --- tavsiyem arabayı olduğu yere bırakın, ben ööle yaptım- ; başkkaaa, bir başka örnek herzamanki yerinde duran salon sehpasının üzerine kenarına bardak bırakmadan önce bi durun!! acaba sehba milimetrik de olsa hakkaten düşündüğünüz yerde mi?? ben söööliyim, hayır değil.. otomat davranış olduğunu düşündüğünüz bir çok harekette halaaa iki göze ihtiyacınız vaaar!!

4- evinize gireceksiniz, anahtarlarınızı çıkardınız ve anahtar deliğine yöneldiniz... zaten normal şartlarda da ilk seferde tutturmakta zorlanıyorsanız, bi de tek gözle deneyin :) "enem! doğru yere sokuyorum yaaa, girsene!!?!!?!" diye bir panik-krizi yaşanabilir :)

5- göz bandajınızın üstüne taktığınız gözlüğünüz, ne yaparsanız yapın, çirkin görünecektir; hiç başka aksiyon denemeyin... bide, bu sebeple arasıra çıkardığınız 4 numara miyap gözlüğünüzü nereye koyduğunuzu da unutmayın... sonra bulmak fecii kabus oluyo..

gibi enstanteneler yaşadım.... ama en zoru, buzellerin aşağıdan zile basması ve benim kapıyı açarak merdivenlerden yukarı çıkışını izlememdi. halime bak; bi gözü bandajlı, üstüne sürahi hanım gözlüğü, üstümde sünepe bi pijama (çünkü baymışım hayattan :)), saçlar acemice kafaya taç şeklinde bağlanmış bir fuların da kurtaramadığı bir biçimde rezalet..... çok zordu çoooook! zaten ilk bandajlandım, ilk düşünce "bebeim beni bu şekilde görmemeli :S bu görüntü hiç bir zaman aklında kalmamalı!!"ilk geldi eve buzeller, ben tabi huzursuz, çekiniyorum falan (niyeyse??---hasta psikolojisi işte herhalde) sona zaman geçtikçe geçti :) ne garip düşüncelere, çekincelere giriyoruz bazen yaaa :) neyse, yine çooook uzattım, burda sonlandırıyoorum...

öğleden sona sınav var :) soruları print etmeliyim falan bişiler :)

2 Nisan 2011 Cumartesi

kıbrıs yolculuku /// cumartesinden..

herşey çok güsel ama internet yok :( o yüzdendir ki, ne telefonu kullanabiliyorum (acaip fazla tutuyor) ne de bağlanabiliyorum. şu an bölümde birinin bilgisayarından en azından bi bilgilendirme yapayim manasına...




















workshop bugün başladı, yarın da bitiyor. canavar gibi çocuklar var :) hepsi pek bi ilgili falan.. umuyorum çok eylenceli ve zekice işler çıkıcak. buradan yayınlarım ben de :) bunun dışında, hava bir bozdu anlatamam; rüzgar esio deli gibi, yağmur serpiştiriyor falan fırtına var adeta :) ben geldim hava soğudu valla, bana ankaranın havasını getirdiniz diolar :)





















başkaaaaa, gökhan hocaya tekrar buradan teşekkürler:) havaalanından alındım, misafirane pek güzel (internet hariç) ve de dün akşam güzel bi de yemek yedim :) öğrenciler de pırlanta, bi daha gelmek istiyorum gökhan hocaaam :)
------------------------------------------------------------------------------------
buzelleri de özlediiiim tabe, ne bilim böle uzaktan telefonla falan :) keşke sen de burda olsaydın bitanesii...
--------------------------------------------------------------------------------------
eve dönünce, fotoğraflarla beraber bi güzel yazıp anlatırım herşeyi artık :) görüşürüs....