21 Eylül 2011 Çarşamba

ekinse artbeat'en (artbeatle ilgisi olmayan bir yazı bu)

şimdi oturup artbeat'te hangi galeriler var, hangi sanatçılar naaapmış, organizasyon falan fişman.. bunlara girmeyeceğim tabi, merak edenler şuradaki yazıyı okuyabilirler: milliyet blog,

fırat enginin kendi bakış açısıyla yorumları da burada: fıratengin//blog

bir süredir, yarı-geçirgen aklımın meşguliyetini çok da fifi materyallere ayırmıştım farkında olmaksızın.. bazen duygusal tepkiler 'ile' ve 'için' hırpalıyorum, bazen ilgisiz başka hikayelerle boğuyorum yarı-geçirgen aklımı.. şimdiki zaman kullanıyorum, çünkü -dum diyebilmek şuan zor.. diyorum ya yarı geçirgen diye :)

girdik salona, ilkönce art/money'nin bulunduğu bölmeye gittik elbet, macart gallery'nn bölmesi. sayın enginin çalışmalarına da aşinayız elbet :) sonra dedim bi kendi kendime dolaşayim etrafta. yaklaşık bir saat, dolandım. bazı çalışmalara yakından, bazılarına uzaktan; bazılarına teknikten, bazılarna renkte ya da içimden baktım. bir süre sonra, geri döndüm bölmemize sigara molası vermeliyim niyetiyle. gözlerim doldu.. tutamadım kendimi.. içteniçe bii kabarıklaştım; "yaaaa nelerle, ve ne için zaman kaybediyoruz?????" öle bi sersemledimki, "ekin, sen naaaapıyosun?" die. işlerle ilgili konuşmuyorum elbet; insanlar üretiyor, sunuyor, bişiler yapıyor.. ya da en alt layerdan bakarsan insanlar izliyor, görüyor, düşünüyor.

hep derim ya, çok okuyacak kitap var diye; diyorumki, çok görücek şey var..

























konuyu da bağlayamadan bırakıveririm işte ortada :) şimdi ne yazdığım da anlaşılmadı zannedersem :) olsun.. içtenleşip, geçirgenliğimi düşürüp, daha manalı, daha verimli hırpalanmalara doğru kaymaya susadım :)
(yaaaa, ekin susadım falan ne edebiyaaat yaptın beaaa!! :)

ve de bazı kareler;



























ve de efektsiz bikaç foto (ki sıkıldım şu efekt olayından ama bırakamıypooorum :Ş)







1 yorum:

denizero dedi ki...

__offf harika gözüküyo keşke orda olsaydım... bi dahaki sene benide götür ekiiiiiniiiiiiiii :)__