12 Temmuz 2012 Perşembe

ya da buna yakın bişiler

yine bi fotorro serisi kullanmayla başlıorum yazmaya... bu hafta yogundu bitti sonunda (yani sayılır :)


bugün istifa mektubumu yazdım ve imzaladım. hatta biraz önce.. çok büyük bir adım gibi geliyor baştan, böle o anı özelleştirmeye çalıştım içimde, erteledim de erteledim, bu hafta dedim, yarın dedim, biraz önce yaptım.. hiç de ööle, abartmaya çalıştığım kadar diil..
bizlere kocaman adımlar atmanın korkunç şeyler olduğu aşılatılıyor sanki.. ki, benim gibi olmadık şeylere takılan biri için..  hareket etmek zoraki geliyor, tedirginlik veriyor.. ama hareket ederken de bakıyosun, yok yahu o kadar da değil? o oluyo, bu oluyo? şu oluyo? bi bakıyosun seneler geçiyo.. sürekli aynı odanın içerisinde, aynı mobilyaları döndürüp durmuşun ne farkeder? oda aynı oda?

diye derinlerim :) bu aralar digiturk, grey's anatomy'i iki koldan tekrar veriyo; orda şöle bi cümleyle karşılaştım: adam, herşeyi bilen görünen, akıllı, otoriter bailey'e soruyo:

adam: "benden tavsiye istediğinde ne demeliyim? kendi gerçek fikrimi mi söylemeliyim, yoksa onun söyliyeceği şeye destek mi vermeliyim?
bailey: cevap olarak mecazi bişiler söyle
adam: duruma göre mecazi bişi bulamazsam?
bailey: farketmez, sen söyle, senin mecazını karşındaki nasılsa kendi aklında yapmak istediği ama korktuğu ya da çekindiği; yani zaten içinde karar verdiği ama kabul etmeye cesareti olmadığı şeye yorucak ve zaten sen ne dersen de yapıcağı şeyi yapıcak.. eninde sonunda.. hem sende destek vermiş olucaksın..

ya da buna yakın bişiler dedi işte, bişi :)




the roots & erykah badu 'you got me'

1 yorum:

nora dedi ki...

Neeeeeee?! İstifa mı???

Hiç haberimiz yok şekerim! Hayırdır yoksaaaam İstanbul'a mı geliyosun? :P