31 Ocak 2012 Salı

kayıt haftasında yokum, bitek cuma günü okuldayım..

sayın danışman asistanlığını yaptığım öğrenciler; WCES2012 kongresi için ispanyada olacağımdan, 6 şubatta başlayan kayıt haftasında burada olamayacağım. 9 Şubat cuma günü okula gelebileceğim.. aranızda ders kayıtları sıkıntılı ve mezuniyet durumunda öğrenciler olduğundan, bütün derslerinizi çıkardım ve seza hocanıza geçici olarak devrettim. hepsi hocanızda var; bunun dışında mezun durumundakiler dikkat etsin toplamda 149 krediniz olmalı ve staj belgenizi mutlaka teslim edip onaylatmalısınız. ders kayıtları sıkıntılı öğrenciler ise, almanız gereken (alttan kalan) ve alabileceğiniz dersleri de çıkarttım, seza hocanıza verdiğim belgelere yazdım; lütfen sırf bana güvenmeyin bir daha siz kontrol edin, ilerde sıkıntı yaşamayalım.. çözemeyeceğiniz birşey varsa, cuma günü beni bekleyin..

özellikle hatırladıklarımı yazayim;
bertan, fazla kredi için dilekçe vermeyi unutma.
selda, staj belgeni teslim etmelisin.
murat, bi daha kontrol et derslerini sıkıntı yaşamayalım :)
ibrahim, mutlaka kayıt yap!
özgür, sen de iyice kontrol et atlama.. (ingilizceyi vermişsin, mutlu oldum :)
seray, mezuniyet belgen için tekrar bi dilekçe istediler gönderdim geçen hafta, sanıyorum bu hafta gelir mezuniyet bilgi formun..

hatırladıklarım bu kadar, lütfen dikkatli olalım ve de dikkatli olalım..

ps. yurtdışında olacağımdan telefonum yok, internet iletişimim de kısıntılı olacak..bilginize..

arş.gör. ekin.

25 Ocak 2012 Çarşamba

bilkent grafik mezunuyum!!

bilkent grafi mezunlarını biraraya toplama, bilkentli grafik tasarımcı olmayı gösterme adına bir sergi düzenliyoruz!! :) 16 haziranda :) bütün detaylar ve duyurular için;
http://bilkentgramezunu.blogspot.com/

nüfus cüzdanı yenileme/gri pasaport işlemleri/biyometrik fotoğraf/parmak izi şeysi falan

:) wces kongresi için barceloneya gidiyorum (z aslinda, nerdeyse bölümcek) yine bi gri pasaport prosedürü anlatıcam, işlemler biraz degismiş, biraz farklılaşmış, biraz rahatlamış ama yine de, internette aradıgımda bulamadım düzgün bilgi o yüzden yazıcam tek tek:)

öncelikle nüfuz cüzdanı çalınan ve yeniden çıkartmak istiyenlere prosedür yazicam; hatta nüfus cüzdanındaki remi belirginsiz olan ve ya kendine benzemeyenler icin de degistirme gerekebiliyor pasaport islemlerinde onu da yazalim :)

1- nüfus cüzdani yenileme
eskiden ssk işhanının 5. katındaki kücücük asansörün önündeki sırayla başlayan ızdırapımsı sürünmece artık yok! ssk işhanı yıkılıyor, gerisini bilmem ama bu yıkımın tek iyi yanı çankaya nüfus dairesi başkanlığının yeni mekanında servis vermesi. web sitesinde adres bayındır 1 sok. 24 numara olarak gözüküyor; dogrudur ancak neresi bu derseniz :) ssk işhanının koleje dogru ikinci yan sokağında, yani o ev şeklindeki madonun tam arkasında kalan binada.. sokagn köşesinde açı dersanesi var efenim.. arabayla gidecekler icin ise, ssk işhanının altındaki otopark hala çalışıyor :) saati 5 lira..
























neyse gittik sezayla, danışmadaki sempatik memur hemen yardmcı oldu, alışık olmadıgınız bir yardmseverci repliklerle.. sıra numarası aldııık hemen ting sesi geldi, üst kata çıkıverip hemen işlemlerimiz halledildi.. yani bilseydim arabayı oto parka koymazdm, dörtlüleri yakardm cunku bayaa seri yapildi islemlerimiz.. hemde calisanlar gayet bıyıklı/sümüklü solgun suratlı degil de gayet yeni banka çalısanlari gibi genc ve takımlar kravatlar falan iyilerdi yani:)

neyse çalıntı nüfus cüzdani icin ne yapilacak o zaman? öncelikle o hırsızlık polis raporunda mutlaka kimliğin çalındığı cümlesi geçmeli; o raporun fotokopisini kabul ediyorlar, ve de 70 küsür olan harcı da almiyorlar.. yani elinizda polis raporu yoksa kayp olan nüfus cüzdanını yeniletip almak 5,5 artı 70 küsür lira bilginiz olsun.. bunun dışında muhtarliktan alinan nüfus cüzdani talep formu (bu da 4,5 lira) ve son alti aylik resminiz.. toplamda 3 adet resim yeterli oluyor. bi tane muhtarlik iki tane nufus müd. aliyor.. sonrasi kolay hemen aliyorsunuz... ancak küçük bi aile fertleri pop quizinden geciyorsunuz sözlü olarak :) halanızın kocası kim? dayınızın büyük kızının kocası kim gibi?? :):) bayagi da ciddiye aliyorlar valla bu quizi söyliyeyim.. ama düsünüyorum bilemeyene nufuz cüzdanı vermedikleri oluyormu acaba :)


2- gri pasaport // hizmet pasaportu

gerekli malzemeler;
> biyometrik fotograf; beyaz üzerine belirli oranlarda çektirilen fotograf.. gayet çirkin çıkılan bir seri foto cektirmeniz gerekiyor!! igrenc hissediceksiniz ama çabalamayn derim ben :) o kulaklar gözükecek bi kere, kahkül varsa ya tokalanacak ya geriye taranacak (ve de fotocularda toka olmaya bilir yannnzda götürün) makyaj coook cok az olacak, hatta olmayacak ve de fotografta sonradan rötuş yapılmayacak.. 15 dakikada hemen alabiliyorsunuz bircok yerde, 9-10 milyon bişi tutuyor.. gri pasaport icin 5 adet yeterli oluyor, biz 8 adet aldık nolur nolmaz die :)

> personelden imzalatılacak olan ve emniyete verilecek olan bir form var.. hacettepe icin konusuyorum; mühendislik fakültesi web sayfasında gerekli belgeler adı altında hizmet pasaportu formu var; o form bilgisayarda doldurulacak vede arkalı önlü basılacak.. bu önemli iki sayfa olarak degil, arkali önlü basilacak.. kadro derecesi olan yer önemli, dogru yazilmali :) bu formdan iki adet çıkartp fotograflardan bi tanesini formlardan birine yapistirip (ki buyuk gelicek ama oldugu kadar artik:) dekanlıga mürletiyorsunuz.. sooonra, personele.. bizim zaman sıkışıktı, islemlerimizi elden takip ettik yani dekanliktan personele(3. kat) personelden personel büroya, ordan genel sekreterlige (5.kat) imzaya sonra tekrar büroya elden goturduk toplamda yarm saatimizi aldi diyebilirim :) aksi taktirde islemin en az 3 gün sürecegini tahmin ediyorum.......

> emniyette pasaport işlemleri başlasın!! binaya girdik, eskiye göre degistirmisler bayagi.. gayet efektiv isleyen bir danışma var onu bi söyliyeyim :) oldukça kalabalık olan dev- büroda gri pasaport işlemleri icin internetten randevu almaniza gerek yok..simdi devam edelim, bayagi uzun bi yazi oldu ama naapalm :)

> pasaport defter harcı; önceden gri pasaport almis olsanzda bu defter parasını herkez ödüyor onu söyliyeyim :) para ödemesini dısardan bankaya da yatrabilirsiniz, ancak orada da bir gişe var.. normalde sıra olacagnı tahmin ediyorum ancak biz gittigimizde cok sıra yoktu :) 62.5 lira verdik.. sonra, parmak iziniz yoksa hemen para yatrma bankosunun orda parmak izicilere gidiyorsunuz.. 5 dakikada parmak izlerinizi aliyooor size iki kopya veriyor ( ikinci kopyayi ehliyette vesaire kullanabilirsiniz) eger daha onceden emniyete parmak izi verdiyseniz, o sistemde var hic beklemeyin.. ancak belirtmeliyim, hırszlık gibi durumlar icin polise parmak izi verdiyseniz o saylmıyor.. bi de bayagi parmak icin yapilmis yaklasik el boyutlarinda bir scannerdan aliniyor parmak izleri :) o csı siyah yapış yapış maddeyle degil..

> randevu makinesi ve de bankolar; makinede randevusuza basın, ardndan gri pasaport buttonuna, sonra siraniz gelsin :) hic beklemedik diyebilirim.. bankoda ise 2 adet foto, okuldan getirdiginiz mühürlü imzalı form, para yatrdınıza dair belge, parmak izi, nufus cuzdani fotokopisi ve elinizde herhangi baska pasaport varsa onu istiyorlar.. halihazrda var olan bordo(eskisi lacivert) ya da yesil pasaportu gecici olarak aliyorlar, griyi geri teslim ettiginizde onu da geri aliyorsunuz, bilginize.. gri pasaportunuz postayla geliyor elinize, hic orda cabalamayınız vermiyorlar illa postayla gelecek.. bakalm ne zaman gelicek, umarm cok uzamaz diyorum.. teslim ederken de okula teslim ediyorsunuz, teslim ettiginize dair bir form dolduruyorsunuz sonra yine postayla geliyor dedi bankodaki güleryüzlü kızımız :) dönüste onu da yazarm artk..

sanirim bu kadar :) zaten cok yazdm, sorular icin mail lütfen :) sevgiler sevgiler sevgiler..
ekn.

19 Ocak 2012 Perşembe

haıa bi de bu arada...

> http://ekinklch.tumblr.com/#16060959639

homer akademik kitapevi /// bestekar

bestekardan yürüyünüz efenim, kebap 49dan devam, sona sada solda srekli değişen konseptleriyle biriki eğlencelik mekan.. sağ kaldırımda kalınız, tee sokağın sonundaki bakkaldan önceki apartman blogunda (bi giyim magazası da vardı orda galiba) homer kitapevi diye bir kitapçı var.

























mutlaka içeriye girmelisiniz.. amazon halt etmiş :) tamam abartmayalım ancak, bayaa sağlam kitaplar gözüme çarptı iki dakikalık gezintimde :) daha çok zaman harcamak isterdim ama, mağlum çsm.. neyse, bulabildiğim en yakın zamanda içeride saatlerimi harcamayı düşünüyorum :) tabiki kendi alanıma şööle bi bakabildim.. hmm, hatırlatmakta fayda var, bayagı ingilizce kitaplardı hepsi.

birde çıkarken, kartlarını verdiler ve de, hangi kitabı istiyorsanız bize bildirin kapak üzerindeki fiyattan getirelim size dedier.. amazondan alıp, üstüne shipping ödeyip, (bi de benm gibi internet paranoyanız varsa posta beklemece falan ızdırap) alıcağınıza, burdan halledilebilir olduğunu düşünüyorum.. çok şeker iki bayan tarafından işletildiğini düşünüyorum (o soğukta ve kısa zamanda o kadar algılayabildim:)) ve de güzel bi yer işte yaaa, paylaşayim dedim sayın ankaralı okuyucu/düşünceci/bakıcı(izleyici baabında)/yazıcı ve diğer manyaklarla :)

























art related.lar solda arkaya doğru. fotoğrafçılıkla ilgili bayağı bi kitap gördüm bu arada.. bi de fotoları instagram.görüntülemecisinden screenshot aldım; i garip oldular ama artık :) mekana giderseniz yorumlarınızı almak isterim..

ekn.

13 Ocak 2012 Cuma

yetmemiş bi de yazmış!!?!?!!!

sanat beuys için "Dünyayı iyileştirme aygıtı"ymış diyor, artist dergisinin aralık/ocak 2011/2012 sayısında.

düşünsel okumalar falan yaptıkça, cümlelerin, kelimelerin arasında beyin bombeleri arasında sıkışıklık yaşadıkça, kramplar girdikçe, bi geriye çekilip içeriye kahve koymaya gidiyorsun. kettle'a bastın, bekliosun tezgahın önünde, raftaki düzensiz içi çaylekeli fincanlara bakıosun; 'atsamm mı ya bunlardan birkaçını?' diye içinden geçirip ufaktan fokurdamaya başlayan suya aklın takılır.

- 'bi kaynasa hadi..'
- 'oldu galiba alsam mı?'
- yok, yok bu fokurdama sesleri sahteden, kaynamadı daha..'
- 'amaaan, alsam mı?'
derken, aklına gelir içeride bıraktığın sayfası açık bırakılmış karton kaplama kağıtlar;
yahu kim, neden böle düşüncelere takılmış, hadi takılmış, derdi neymiş de çözmeye çabalamış; hadi çabalamış, yetmemiş bi de yazmış.. yazmak kolay iş değil sevgili düşünceci; önce araştırcan sona eskizlicen ucu biten kurşun kaleminle, sona daktilE etcen, sona bi daha okucan, saçma gelmicek de, sona bidaha düzeltip bi daha yazcan.. benim şu an üzerini kahvelediğim sayfaların, bana gelmesine daha yüzyıl var yaaaa!!! 

diyip, fokurdayanın tık etmesiyle kendine geliyorsun.. pekiiii şimdi esas meseleye geldik: hangi bardakla kahve içeceksin? kısa, beyaz, kalın tutamaçlı jamescook çalıntısı fincanlamı? içinin seramiği üçük karelerce çatlamış, dışı gülkurusu renkli, kenaarı yeşil boyalı, alt tabağı kaybolmuş olan ayça hediyesi fincan mı? geniş ağızlı, eski ingiliz porselenlerini andıran ama kaba, beyaz, üstünde lipton logosu olan, babadan çalıntı kısa fincanla mı? yoksa, ocağın üstündeki dolapta duran, realden alınma kırıkbeyaz, bulaşığa gerek olmayan kağıt bardaklarla mı?

işin zor...

yetmemiş bi de yazmış!!?!?!!!
























bu da küpist! :)

not: hiç bir fincanı, hiç bir suretle atmıyorsun elbette.. (bknz.stokçuluk)