12 Mart 2014 Çarşamba

how many people did you kill?

insan ne yapacağını bilemiyor.. ne yazacağını, ne çizeceğini...
bilkent'te bile insanlar toplandı, sloganlar atıldı, atılıyor.. burdan duyabiliyorum..


bu sabah halk tv'de bir psikolog konuşuyordu.. şöyle birşey dedi; değişik fikirlere sahip (siyasi ya da neyse) birçok insan bir araya gelip vicdanından gelen sesi paylaşmak istiyor, o yüzden kalabalıklar oluşuyor.. bu bize iyi geliyor, acıyı paylaşmak, umudu paylaşmak, saçmalıklara karşı duyulan öfkeyi paylaşmak.. ama gelen response ne? dağılın!. olur mu ablam öyle şey, niye insanların damarına bsıyosun? basa basa bu hale getirmedin mi zaten? nefes alamıyoruz görmüyor musun? ya da birileri görmüyor mu? görün da artık!!

siyasetinize de, paranıza da, olmayan vicdanınıza da yazıklar olsun!! hiç biriniz hakketmiyosunuz benim bi tanecik, hiç bir işe yaramayan oyumu.. kendi geleceğimi kimin eline teslim edecek mişim? kim bana, sosyal olarak varolduğum toplumda yaşam hakkıma, özgürlük hakkıma, nefes hakkıma, kendi işime bakma hakkıma saygı duyacakmış da, kendimi sağlamda hissedecekmişim?

zor bu işler. zorlama bu işler. zoruldanma bu işler...


Hiç yorum yok: